HIV virüsü vücuda girdikten sonra birkaç gün ya da birkaç hafta sürebilen bir kuluçka dönemi başlar. Bu kuluçka dönemi ardından Akut HIV enfeksiyonu olarak adlandırdığımız geçici ve nonspesifik spesifik olmayan bir dönem oluşur.
Bu dönemde;
gibi spesifik olmayan bulgular yer alır. Akut dönemden hemen sonra yıllarca sürebilen ve hiçbir şikayetin görülmediği kronik HIV enfeksiyonu dönemi başlar. Bu dönemde eğer kişi tanı almaz ve tedaviye başlanmaz ise, kronik dönemde gittikçe bağışıklık sistemi hücreleri azaldığı için AIDS dönemi ile sonuçlanır.
AIDS dönemi, edinsel immun yetmezlik sendromu döneminde kişilerde ağır yaşamı tehdit edecek boyutta fırsatçı enfeksiyonlar gözleriz. Bu nedenle erken dönemde HIV tanısı koymak ve tedavi başlamak yaşamsaldır.
Peki erken dönemde HIV tanısı nasıl koyuyoruz?
HIV virüsü vücuda girdikten sonra ilk birkaç günde pozitifleşen test, HIV Renea olarak adlandırdığımız Pcr yöntemiyle virüsün gen olumu saptadığımız testtir. Bundan sonra yaklaşık 2. hafta civarında virüsün bir antijeni olan p24 antijeni kanda pozitifleşir. 3. haftadan sonra ise bunlara karşı oluşan antikorları saptamaya başlarız.
Halk arasında yaygın olarak elisa testi olarak bilinen anti HIV testleri, günümüzde tarama testi olarak kullanılmaktadır. Bizimde kullandığımız güncel, yeni nesil ve kombi anti HIV testlerinde p24 antijeni ve antikorlar birlikte saptandığı için, erken dönemde yani yaklaşık virüsü vücuda girdikten sonra 2. hafta civarında tanı koyabilmekteyiz.
Ancak maalesef tüm bu saydığım tetkiklerin erken dönemde virüsü saptama oranı %100 değildir. Bu nedenle şüpheli cinsel ilişkisi olan bir kişiye HIV virüsünün bulaşmadığını söyleyebilmek için, mutlaka altı ay süresince takip etmek gerekir.
Unutmayalım ki HIV artık tedavisi olan bir hastalıktır. Uygun tedavi ve uygun yaşam stili ile şeker hastalığı gibi kronik bir hastalık haline dönüşmüştür bu nedenle erken tanı hayat kurtarır.
Detaylı Bilgi ve Randevu İçin Uzm. Dr. Yasemin Nadir İle İletişime Geçin
TurkHekimleri.com'da yer alan hasta yorumları, ilgili doktorun doğrudan veya dolaylı talebi olmaksızın, ilgili hasta tarafından özgürce yazılmaktadır. Bu web sitesinin temel amacı sağlık alanında kamuoyunun daha iyi bilgilenmesini sağlamaktır. TurkHekimleri.com bir başvuru hizmeti değildir ve herhangi bir Sağlık Hizmeti Sağlayıcısını tavsiye etmemektedir veya desteklememektedir.
TürkHekimleri.com sitesindeki içerikler tamamiyle bilgilendirme amaçlıdır. Gerçek doktor kontrolünün ve muayenesinin yerini tutamaz. Bu sitedeki bilgilerin hekim kontrolü olmaksızın uygulanması durumunda oluşabilecek her tür şikayet ve durumdan TürkHekimleri.com sorumlu tutulamaz. En doğru teşhis için lütfen doktorunuza muayene olunuz.
TürkHekimleri.com, site içeriğinde 1219 Sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun'un 24.maddesi ve Tıbbi Deontoloji Tüzüğü'nün ilgili maddelerine uymaya söz vermiştir.